Anadolu'da Kestane

"Bursa'nın kestanesi, okka çeker beş tanesi" 

Anadolu' da Kestane
Hiç şüphesiz kestane denildiğinde Bursa gelir akla. Tarihi, havlusu, ipeği, şeftalisi kadar nefis yemekleriyle de ünlü olan şehrin adı onunla anılır.Bu ün sadece çok zahmetli şekerini yapmaktan değil, burada yetişen kestanelerin iri olmasından gelir.Öyle ki biz güzel söyleyiş vardır kestane ile ilgili. "Bursa'nın kestanesi, okka çeker beş tanesi". Bir zamanlar sadece beş adet kestane bir okka yani tam 1280 gram gelirmiş
Oysa şimdilerde Türkiyenin çeşitli bölgelerinden getirilen kuzu kestaneleri aldı, o kestanelerin yerini.Kestane Şekerinin pahalı olmasına da bu sebep olsa gerek.Oysa ki bir zamanlar Bursa'nın kestaneleri "vakıf" kestaneleriydi.Yani herkes bedava yiyebiliyordu.
Söylenceye göre Osmanlı Padişahlarından biri, zamanında Tophane semtinde,şimdi  Kavaklı Camii diye bilinen yere camii yaptırmış.(Sur içinde Hz.Üstade yolu üzerinde).Adamın biri gelmiş camii önüne bir çınar ağacı dikmiş. Ağaç bugün hala Kavaklı Camii önünde.Çınarı gören padişah çok memnun kalmış.Çınarı eken kişinin bulunmasını ve yanına getirilmesini istemiş.
Adamı getirmişler. Padişah bakmış, değnekli bir ihtiyar."Dede" demiş Padişah."Şimdi değneğini havaya at, yere düşene kadar dile benden ne dilersen" İhtiyar değneği havaya atmış ve
"Bursa kestaneleri vakıf olsun" demiş.İşte o zamandan bu zamana Bursa Kestaneleri Vakıftır.

Bu kadar kıymetli olan Kestane Meyvesi ve Şekeri yanında ağacıda çok kıymetlidir kestanenin.20-25 metreyi bulan boyları ile suya en dayanıklı kereste kestane ağacından olur.Karadenili tekne ustaları ünlü takalarının omurgasını suya dayanıklı, suda kolay çürümeyen kestane ağacından yaparlamış
Bursa'da Cumalıkızık evleri vardır.Mimarlık alanındaki en prestijli ödül olan Ağa Han Mimarlık ödülünü almıştır bu evler. 200 yıldır ayaktadır ve daha bi 200 yıl daha duracak gibidirler.
Bu evler kestane ağacından yapılmıştır

 

eticaretPORT Altyapısı Kullanılmıştır